17 Eylül 2010

ANA-POP FESTİVALİNDE BELGESEL...

İki akşamdır ANA-POP festivalinde belgesel izliyorum.Beyoğlu'nda Cezayir Sokağı'nın girişinde soldaki Cezayir Binası'nda. Konu önemli değildi benim için, maksat belgesel izlemekti sadece.

Dün akşamki:
Gökçe Kaan Demirkıran'ın yönettiği "Müzikte Bir Deney - Anadolu Rock" filmi. 90 dakikalık belgesel boyunca hiç mi sıkılmaz insan? sıkılmadım... çok iyiydi anlatım gerçekten. Üniversitede öğrenciyken, öğrenci arkdaşlarıyla çekmiş filmi ve İst. Üni'nin teknik ekipmanlarını kullanmış. Tabi bunu duyunca bende bi kıpırdanma...Çok da uzak bi hayal değil be Hüs!

Bu akşamki:
Didem Pekün'ün ve Barış Doğrusöz'ün yönettikleri "Tülay German: Kor ve Ateş Yılları" filmi. 50 dakikalıktı ancak DVD de sorun olduğu için epey bekledik. Seyirci hiç "ee ne beklicem be" deyip çıkmadı. [İşte AFM lerden farkı burada! Herhangi bi filmi değil "o filmi" izlemek için geliyor seyirci ve ufak tefek eksiklikleri, yanlışlıkları, elde olmayan hataları, maddi yetersizlikleri, gözden kaçanları hoş görüyor... İşte gerçek "alan memnun satan memnun" ilişkisi (gösterimler ücretsizdi-manevi alışverişden bahsediyorum) burada. İşte biraz dabu festivaller sayesinde İstanbul'u seviyorum. İşte bu yüzden festivali bol olmayan şehirler için üzülüyorum ve olması için çaba göstermek gerek diye düşünüyorum...] Beklediğimize değdi, çok güzeldi. Tülay German'ı çok dinlememiştim, dinlemek istiyorum artık.

Bu filmlerde şuna dikkat ettim: Belgesel çekmek kişisel bir iş olduğundan insanüstü çaba gerektiriyor. Bunun için mutlaka bazı noktalar eksik kalıyor. Yeterli kaynak bulunamıyor, maddi yetersizlik oluyor, az kişi ilgilendiği için bazı eksikler gözden kaçabiliyor... Sonunda yönetmenle yapılan söyleşide, seyircinin zaten konuyla ilgisi olduğu için, soracak sorusu çok oluyor. Bu kötü mü, elbette değil. Gözlerm sadece...

Çocuğum işte yahu, her gördüğüm değişikliği eteğinizden çekiştirip parmak ucumla göstermeye çalışıyorum:)

Bu arada yarın etkinliğin son günü.. Çok uğraşılmış belli, güzel bi organizasyon olmuş, belli. İnsanların nasıl koşturduğunu gördükçe zaten katılmayacaksan da yolundan dönüp katılasın geliyor... Azıcık enerjim olsa yarınki konsere de gitmek isterdim. Emektar Türk sanatçıları çıkacakmış, çok incelemedim.. ama böyle bi sakin sakin evde oturasım var yarın... isteyene ahanda bilgisi:
http://www.anapop.org/

bu sene gidemeyen bi sonrakisine gitsin. Hakkaten güzel, atölyeler, söyleşiler falan var...

Sevgiler sana varolmayanülkem..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder