19 Ocak 2012

MÜBAREK GÜN 2

bugün 19 ocak. mübarek günlerden biri daha.
korkuyorum.
çünkü mezun oldum.
ve çünkü kitapçılık bana ancak asgari ücret veriyor. ve benim bi üniversite mezunu olarak asgari ücretle yaşamam hem ele güne karşı rezil olmam demek, hem de aslında kendi başına yaşayamamam demek. sığıntı öğrenci hayatına devam etmem demek. öğrenci değilken ..

bugün mahallemizin anarşik esnaflarından tanıdıgım beni mutlu eden bi abla var, onunla konuştum. beni çok daha güçlü sanıyormuş. korktugumu duyunca sasırdı. ümitli enerji dolu güçlü bi karakter sanıyormuş beni.
nedense..

gençlerin umutsuz olduğunu görünce çok üzülüyormuş. tamam, çok da güzel bi dünya bırakmyoruz size ama, biraz da siz güzelleştirmek için uğraşın, diyor.

o değil de.

bugün yürüyüşe gittim, hranta. çoook kişi vardı ülkem.çok kalabalıktı. çok zor geliyor ifade etmek ama yazmalıyım yine: eyleme katılanlar arasında 2 tür insan vardı.birincisi maddi anlamda tuzu kuru olan, tuzunu kurtumak için bi şeylerini, karakterinin birazını feda etmek zorunda kalan, bu yüzden vicdan azabı duyan ve azabını biraz azaltmak için eyleme katılanlar.
ikincisi ise, karakterinden vazgeçmek istemeyip, ömrünü eylemlerde geçiren, dolayısıyla tuzunu kurutmayanlar.

kendimi birincisine yakın görsem de, ikisinde de eğreti duruyorum..

23 yaşındayım, üniversite mezunuyum, gencim ve ümitsizim. hayır artık ölmeyi hayal etmiyorum, en azından parası az da olsa sevebileceğim bi işin var olduğunu öğrendim çünkü.

şu mübarek günü daha da karartmaya gerek yok sayın vatandaş, kendine gel.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder