26 Şubat 2013

BENCİLLİK VE YALNIZLIK ÜZERİNE BİR VARSAYIM

hani sevdiğin biri vardır,
arada bi sinirlenirsin ya da bıkarsın,
laf sokasın gelir,
patlamak istersin, sarhoş gibi lafını esirgemeyesin gelir

çat diye söylersin bi cümlede
içinden ne geldiyse.
sarhoşmuşsun gibi.

aradan 1 saniye geçer,
onun nasıl üzüldüğünü görürsün
pişman olursun
olmayabilirsin de.
hak ettiğini bilirsin,
sadece daha kibarca söylenebilecek şeyi alabildiğince kaba söylemişsindir.
"o kadar samimiyiz, onunla da mı kibarlık oyunları oynasaydım" diye kendini aklamaya çalışırsın.

sonra
o'nun da kalbini kırarsam başka kim kalır diye düşünürsün.
3-5 kişiden biridir zaten.
bildiğin 3-5 kelimeden biridir.
kurabileceğin cümle kalmayacaktır onu da kaybedince.

"aslında öyle demek istememiştim" dersin,
aslında kastettiğin tam olarak o olmasına rağmen.
daha kibar bir anlam çıkarmaya çalışırsın
anlamını yitirir sözlerin çünkü tek bir sonu olabilir her öykünün, silinip yazılanlar yakışmaz.

o da aynı şeyleri düşünür.
sana da kızarsa, doğru sözlerine alınırsa, kim kalacaktır ki yanında?

biraz sessiz kalıp, devam edersiniz yaşamaya.
ikiniz de biraz daha kırılmışken,
birbirinizi kırmışken,
sarılıp tamir etmeye çalışırsınız
sadece kendinizi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder